31 Ekim 2008

KREMALI BROKOLİ ÇORBASI



Brokoli C vitamini deposu olmasının yanısıra, özellikle meme kanseri gibi kadınlar için çok önemli rahatsızlıkları önlemede birinci sırada gelmektedir. Peki bu küçük çiçeksi sebzeyle neler yapabilir diye düşünürken, daha önce yaptığım mantarlı çorbayla çok benzer bir tarifle brokoli çorbası hazırladım. İnanın bana tadı beklediğimden çok çok daha leziz oldu.

Malzemeler

1 orta boy brokoli

1 orta boy soğan

500 mg. süt (2 su bardağı)

1 çorba kaşığı un

Tuz, 1 kaşık zeytinyağı

Hazırlanışı

Temizleyip küçük parçalara bölünen brokoliler 2 su bardağı suyla haşlanır. Yumuşadıktan sonra süzgeçe alınan brokolilerin haşlama suyu sonradan çorbaya ekleneceği için bir yerde saklanır. Haşlanmış brokoli doğrayıcıda püre haline getirilir. Yine doğrayıcıda iyice küçültülen soğan tavada sarartılır. Üzerine püre brokoli eklenerek iyice karıştırılır. Ayrı bir tencerede 1 kaşık un ile yağ kavrulur. Üzerine azar azar süt ilave edilir ve kremamsı bir karışım elde edene kadar sürekli karıştırılır. Haşlama suyundan ayrılan 1 bardak su da sütlü karışıma ilave edilir ve kaynama noktasına getirilir. Karışım kaynamaya başlayınca içine brokoli ve soğanlı püre ilave edilir ve birbirine tamamen karışması için bir süre karıştırılır. Tuz ile tatlandırılan çorba servis edilmek için hazırdır. Afiyet olsun...

12 Ekim 2008

GECEYARISI DOĞUMGÜNÜ PASTASI

Sevgili eşim görmesin diye ne çabalar sarf ettiğim, dolabın arkalarına doğru itip önünü kapatmaya çalıştığım bu tiramisu, Özgür için doğumgünü pastası. Okuldan geldikten sonra hazırladığım tiramisunun tarifine buradan ulaşabilirsiniz.
Geceyarısı en sevdiği pastayı üstünde mumlarla karşısında gören eşim için tam bir sürpriz oldu.

Birlikte yaşlanmak için yola çıktığımız canişkom, iyi ki doğmuşsun...

İKİ KİŞİLİK DOĞUMGÜNÜ YEMEĞİ

Henüz küçük bir aileyiz. Sevgilimin en sevdiği yemekler tamam, masa hazır, mumlar da yandı. Güzel bir akşam yemeğinden sonra dün geceden kalan pastadan büyük bir dilim kapıldı. Daha ne isteyelim ki...

Doğumgünü menümüz eşimin en sevdiği yemeklerden hazırlandı.

* Tavuk suyuna hazırlanmış mantı çorbası

* Lazanya

* Tavuk Şnitzel

* Narlı meksika fasulyesi

* Gavurdağı salatası

ANNEMİN KÖFTELERİ

Yıllar önce okul çıkışlarında yada bir nedenle okula gitmediğim günlerde annem beni alır ve öğretmenlik yaptığı kendi okuluna götürürdü. onun sınıftaki duruşu, öğrencileriyle ilişkisi ve beni biraz da kıskandıran öğrencilerinin ona karşı hayranlıkla bakışları hala gözlerimin önündedir. Geçen seneye kadar akrabalara ve arkadaşlara istekle anlatılan derslerle geçiştirilen belki de o zamanlardan itibaren belleğime işlenen bir öğretmenlik durumu, üniversitede işe başlamamla tekrar gün yüzüne çıktı. Öğrencilere mimarlıkla ilgili kavramları aktarırken onlarda gördüğüm merak, annemin öğrencilerinin gözlerini hatırlatıyor ve doğru birşeyler yaptığımı anlıyorum. Şimdi nereden geldim ben buraya; eve yorgun dönüşlerim sonunda buzluğumdan annemin bu günler için hazırladığı hazır yemekleri her çıkardığımda iyi ki anneme yakın oturuyorum diyorum. Zaten uzaklaşmayı hiçbir zaman düşünememiştim. Anacığım sağ olsun; köfteleri yoğurup gönderir, ben de hazır malzemeyle yemeği yapar aferini alırım :) Çok karışık oldu ama bu köfteler nedense bana bugünlerde sıkça anımsadığım çocukluğumu hatırlattı. Belki de sebebi görülemeyecek kadar küçük bir canlının çocukluğuna rehberlik yapacağım içindir. Korkuyorum...
Köfteler için,
1/2 kg. kıyma
1 soğan
1 yumurta
Tuz,
1 çay k. karabiber
1/2 tatlı k. pul biber
3 patates
2 domates
2 sivri biber
kekik
1 yemek k. domates salçası
Hazırlanışı
Köfteler için rendelenmiş soğan ile kıyma ve baharatlar karıştırılır ve köfteler hazırlanır. Tabanı zeytinyağı ile hafifçe yağlanmış bir fırın kabının altına 1 cm. kalınlığında halka kesilmiş patates dilimleri yayılır. Ardından köfteler patateslerin üstüne yerleştirilir ve herbiri yarım ay şeklinde dilimlenmiş domates dilimleriyle sonlandırılır. Aralarına isterseniz iki parçaya ayrılmış sivri biber eklenir. Domates salçası bir bardak sıcak suda eritilir ve içine kekik katılır. Sıvı malzeme köftelerin üstüne dökülür. 170 derece fırında 30 dk. folyoya sarılı, 30 dk. üstü açık bir şekilde pişirilir. Afiyet olsun...

FIRINDA DOMATES PEYNİR

Kahvaltıya çok yakışan ve pratik bir tarif olan fırında domatesli peynir için gerekli malzeme yazın güzellerinden domates, küp şeklinde kesilmiş beyaz peynir, kokusuyla sarhoş eden dağ kekiği, pul biber, 1 kaşık zeytinyağı. İstenilen miktarda çoğaltılabilecek malzemeyi karıştırıp fırın kabına alın ve fırının üst bölmesinde 180 derecede 10-15 dk. pişirin. Afiyet olsun...

SUSAMLI OMLET


CEVİZLİ KETEN TOHUMLU KÖY EKMEĞİ

Aslında bu ekmeği ben yaptım diyemem. Hazır köy ekmeği unu karışımına birkaç malzeme ekledim ve ortaya böyle pofuduk birşey çıktı. Ekmeği kutunun üstündeki tarife göre yaptım, ek olarak yarımşar su bardağı ince çekilmiş ceviz içi ve keten tohumu ilave ettim. Afiyet olsun...

PAZAR KAHVALTISI

Pazar kahvaltısı benim en sevdiğim öğünlerden biri. Evlenmeden önce annemlerle yaşadığım o güzel sabahları şimdi kendi evimde devam ettirmeye çalışıyorum. Bu pazar da, iki haftalık tatilden sonra işe dönmeden önceki son pazar olması ve bolca keyif depolanma gerekliliği yüzünden ayrı bir önem taşımaktaydı. Erkenden geçildi tezgahın başına. Dün gece pişirilen ekmek fırında beklerken, küp küp doğranmış domates ve beyaz peynir bir fırın kabına kondu. Üzerine pul biber ve kekik eklendi, zeytinyağı gezdirildi ve doğru fırına verildi. Bu arada yağsız teflon tavada 1 tatlı kaşığı susamın rengi döndürüldü. Üzerine 2 yumurta, 2 yumurta beyazı ve yarım bardak sütle hazırlanmış karışım döküldü. Yumurtanın altı katılaşmaya başladığında üstüne tel tel ayrılmış uzatma peyniri eklendi ve yuvarlağın iki yanı ortada birleşecek şekilde kapatıldı.
Tarçın ve karanfille tatlandırılan yeşil çay fincanda, kahvaltılıklar da masadaki yerini aldı. Böylece acelemiz olmadan sohbetle tatlandıracağımız bir pazar sabahı için herşey hazır oldu.

GÜLLAÇ

Ramazan ayında raflarda ön sırayı alan güllaç, aslında yılın diğer zamanlarında da rahatlıkla yenebilecek hafif bir tatlı. Ben 6 adet güllaç yaprağı için 1 lt. süt 9 yemek kaşığı toz şeker ve bir paket vanilya kullanıyorum. Üzerini de ceviz ve bulabilirsem nar ile süslüyorum.

İFTAR MENÜSÜ 2

Özellikle ramazan ayının son haftasına denk getirdiğim iznim de bitti. İftara davet etmek istediklerimizin ancak yarısını ağarlayabildik. Büyük özenle hazırladığım iftar sofrasının resmini de kalabalık misafirimin telaşı içinde çekmeyi unutmuşum. Genellikle sebze ağırlıklı hafif yemekler yapmayı tercih ediyorum. Yuvalama çorbası her iki misafir grubundan beğeni topladı. Bunun yanında ilk defa denediğim asma yaprağına sarılı portakallı kereviz, humus ve haydari de lezzetliydi. Salata olarak hazırladığım gavurdağı salatası da emeğinin hakettiği tadı ortaya çıkardı. Herkesin gelecek ramazanlarda da bereketli sofralara ağız tadıyla oturması dileğiyle...